1.02.2010

A Serious Man [2009]

Yaklaşık 2 saat önce film izleyeceğim diye oturdum bilgisayarın karşısına ve geçen gün bulduğum, birçok sitede olumlu notlar almış A Serious Man'i açtım. Dürüst olmam gerekirse, filmi izlemeden önce aklımdaki şey Türkiye'de vizyona girmeyen ama İKSV'nin festivalinde gösterilmiş bu "şeyi" izleyip size çok göz önünde olmayan birşeyi sunabilmek, bir bok yapmışım tribine girmekti. Ama olmadı....Niye? Çünkü izlediğim şey gerçekten adi bir kara komediydi. Hiçbir zaman filmleri aşağılamak istememişimdir çünkü sonuçta ortada bir emek, bir sanat var, bir de söz konusu Coen Kardeşler olunca, kötü konuşmak beni üzer. Ama bir saniye ya... Bir film bu kadar eksik, sıkıcı, ilerlememeye mahkum olabilirmi? Olabilirmiş....

Filmimiz 60ların Amerikasında yaşayan Yahudi bir aileyi konu alıyor. Daha doğrusu bu ailenin babası Larry Gopnik'i (Michael Stuhlbarg). Larry, üniversitede fizik hocalığı yapmaktadır. Yahudi okulunda okuyan fazlasıyla yaramaz bir erkek çocuğa, okulu takmayan, bütün sorumluluklardan kaçan bir kıza, kendisini eski bir aile dostuyla aldatan, daha doğrusu artık onunla olmak, dolayısıyla boşanmak isteyen bir eşe, hayatı boyunca başarısız olmuş ve kardeşine yerleşmiş bir abiye, kendisini geçirmediği için ona rüşvet tuzağı kurmuş bir Koreli öğrenciye sahiptir.

Larry, dinine çok bağlıdır ve yaşadığı sıkıntıları aşmak için hahamlardan fikir almaya karar verir. Bu noktada film kendi içinde beşe ayrılmış. Giriş, Haham 1, Haham 2, Haham 3, Sonuç. Burada birinci haham ikinciden, ikinciside üçüncüden daha düşük rütbede ve tecrübededir. Bu noktada yazar, din adamlarının başarılı oldukları konuların sınırını çizmeye çalışmış diyebiliriz çünkü hahamların cevapları ve yorumları gerçek anlamda tatmin etmekten çok uzak.

Filmin odaklandığı nokta, Larry'nin, yaşadığı olaylar karşısında inancının sınanması diyebiliriz. Burada bahsettiğimiz inanç, salt dini inançlardan oluşmuyor tabikide, onun kendisine olan ve hayata karşı inancını da bu kapsama alabiliriz. Tamam, belki filmin hedefindeki olgular biraz kendini belli ediyor olabilir ama konuların oldukça soyut olmasıyla birlikte, kendinizi anlam karmaşasının içinde buluyorsunuz. Bunun üzerine, geçmek bilmeyen, yavaş sahneler eklenince, bu filmi izlemek için Larry'nin taşıdığı inancın ötesine geçmiş olmanız gerekiyor. Belki fazla ağır bir yorum oldu ama gerçekten çok sıkıldık be abi...

Kara komedi yapmak kolay bir iş değil tabikide ama bu noktada komedi unsurunu koyduğunuz bölümler ve dramın bu komediyi hazmetmesi gerçekten çok önemli. Filmde, sinirden güldüğüm noktalar oldu kabul ediyorum ama bu duygunun filme sabretmeye çalışmamdan dolayı ortaya çıkmış olabileceğinide ciddi olarak düşünüyorum.

Filmden aldığınız temel mesaj, hayatta senin canını sıkan birçok olayla ve durumla karşılaşıyosun ama bir de şu adamın durumuna bak, sen şanslısın! Aslında adamın çöldeki bedevilerden çok uzakta bir yaşamı yok diyebiliriz, yaşadığı olaylar gerçekten üzücü ve sinir bozucu, ama keşke biraz daha canlı kanlı bir film izleyebilseydik, resmen uyuttu. Notum 5,9. Bu kadar küfredip 6 ya yakın not vermemde sanırım Larry'e üzülmemin etkiside var. Oyuncular, prodüksyon falan konuşup, parmaklarımı yoramayacağım, kusura bakmayın...

Mahmut

0 Yorum :