1. Incendies [2010]
1+1 kaç eder?
2010 yılına ait bu filmi çok geç
izledim ne yazık ki. İlk 30 filmi sıraladıktan sonra listenin başına burayı
gerçekten en çok hak ettiğini düşündüğüm, en çok etkilendiğimi ve diğerlerine
göre daha az kısmını unuttuğumu düşündüm filmi koymam gerekirdi.
1+1=2 eder ama ya 1+1=1 olursa? O
zaman ne yaparsınız?
2. The Avengers [2012]
Kişisel bir liste hazırlıyorum ve
eğlenmek benim hayatımda çok büyük bir önem taşıyor. Bu nedenle bu yıl izlerken
en çok eğlendiğim filmi bu listede yukarılara koymama çok da sorgulanamaz
sanırım. Amerikanın dünyayı kurtarmasıyla, kadrosundaki isimlerle, hikayesiyle
alakası yok, bundan daha çok sunduğu kahramanlar, diyaloglar, çekimleri ile
beni güldürmeyi ve eğlendirmeyi başardılar.
1999 yılından itibaren bütün Bond
serilerini izledim. Elbette ki bu marifet değil, hatta hepimizin yaptığı bir
şeydir diye düşünüyorum. Beğenenler ya da beğenmeyenler olabilir, bu filmin
burada olmasının 2 nedeni var… Adel ve Bardem…
Adel’in nefis şarkılarıyla
izlenirlik seviyesini yükselttiği film 99 yılından beri olan Bondlar arasındaki
en iyi film olduğunu düşündüğüm için bu listeye aldım. D.Craig’den daha fazla
J.Bardem’in performansının konuşulduğu film bu yıl içinde izlediğim en iyi 3cü
film.
4. J.Edgar [2011]
Biyografi filmlerine özel bir
ilgim var. Bunu her şartta ve koşulda açıkça belirtiyorum. 2012 yılında
izlediğim en güzel biyografi filmini de gene en üstlere taşımak gerekirdi.
Senenin başlarında izlemiş olmama rağmen unutamadığım bu güzide film ve L.Caprio’nun
mükemmel performansı.
Senenin en büyük hayal kırıklığı…
Bir önceki filmi ‘’Son 10 Yılın
En İyi Filmi’’ yazımda çok üstlere yazmıştım. Ondan daha iyisi yapılacaksa bu
ne olabilir diye düşünürken Dark Knight Rises geldi… Beklentilerimi
karşılamadı, filmdeki bir çok sıkıntıyı haftalarca hatta aylarca konuştuk.
Kıyaslama noktası 2008’deki film olduğundan dolayı, ne yazık ki listenin biraz
gerilerinde kalmak zorunda kaldı.
Bu kadar kötülerken unutmamak
gerekiyor, bunlardan daha iyisi zaten yapılamaz…
En çok eğlendiğim, biyografi,
aksiyon, dram, senaryo derken sırada yaşanmış gerçek hikayeler kısmına geldik.
Argo bu sene çok beğendiğim ‘’ gerçek hayattan alıntıdır ‘’ filmi olmayı
başardı.
Oyuncu performansları konusunda
çok iyi şeyler söyleyemeyecek olsam da, o kadar zor bir durumdan o insanları
kaçırabilmek ve bu konuda yapılan zekici oyun gerçekten takdir edilir. Anlatım,
kurgu, senaryo öğelerinin ortak paydada en harika ve kusursuz bir biçimde
kesiştiği filmlerden biriydi.
Bu yıl sinemada izlediğim 5-6 filmden
biri. Beklenilen etkiyi yeteri kadar yaratmadığını düşündüğüm filmlerden biri
daha…
Siyah beyaz filmleri hayatım
boyunca sevmedim, sevemedim ama bu filmin bende bıraktığı etki bambaşkaydı.
Sinemanın, nasıl sinema olduğunu, sessiz dönemden sesli sinema dönemlerine
geçişin ne kadar zor olduğunu anlatan harika bir yapıt olduğunu söyleyebilirim…
8. A Serbian Film [2010]
Rahatsız eden filmleri çok
sevmeyiz ve giydirmeye bayılırız her daim. Ama bu tamamen farklı… Muhtemelen
tamamını izleyemeyenler, yarıda bırakanlar, bu nasıl film diyenler olmuştur ama
sabredilip bir kere izlenmesi gerekenlerden…
Porno sektörüne tepki olarak
yapılan bir film, ancak bu kadar rahatsız edici olabilirdi.
9. The Man From Nowhere [2010]
Uzakdoğu filmlerini izlemek benim
için işkenceden farksız olsa bu filmi biraz farklı bir yere koymak gerekiyor.
Aksiyon sahnelerinin gerçekçiliğini, karakterlerin birbirine uyumlarıyla
birleştirip üzerine biraz dram koyunca efsane olabilecek filmleri yapan gene
onlar oluyor.
Yılın sonlarına doğru izleme
fırsatı bulduğum film, aksiyon olarak bana istediğimden fazlasını verdi.
Mutlaka izlenmesi gerekenler arasında.
10. Safe House [2012]
D.Washington döktürmesi bir film
daha… Sürükleyici ve aksiyon sahneleri tatmin edici. Ryan Reynolds’un
oyunculuğu ve Washington ile olan uyumları mükemmeldi.
0 Yorum :
Yorum Gönder