Filmin adı ve posteri o kadar sakin duruyor ki, gerçekten sakin bir film olduğunu düşünüyorsunuz ve izledikten sonra, tamam buda geçti başka ne izlesem moduna girmeyi hayal ediyorsunuz. Şahsen bana böyle oldu. Düşük beklentilerle izlemeye başladığım filmler, izledikten sonra bu filmin bende bıraktığı gibi izler bırakıyor.
Bob Maconel kötü bir gün geçirmektedir. Her zamanki 8 saatlik mesaisini kasvetli, yaşadığı dünyadan tamamen kopuk hissederek geçirmektedir. Bu berbat günde, kazara, potansiyel katillikten kahramanlığa geçer ve onu bugüne kadar hiç farketmemiş olan güzel Venessa’nın hayatını kurtarır. Bu kahramanca davranışı onu monoton gerçekliğinden gerçeküstü bir kasırgaya doğru çeker.
Başlarda gayet sessiz sakin film size kendini anlatıyor. Olayların yaşandığı yeri, adamı ve adamın karakterini tanıyorsunuz önce. Daha sonra adamın psikolojik durumu hakkında bilgi veriyor ve konuya giriyor. Başlangıçta film öylesine durağan ilerliyor ki, artık birşey göster bana demeye başlıyorsunuz. Tam bu anda filmdeki aksiyon gerçekleşiyor ve buradan sonra bambaşka şeyler olmaya başlıyor.
Biraz daha gene olarak bakacak olursak; filmi izlerken kimi sahnelerde sıkılıyorsunuz ve biraz bağlantı kurmaya çalışıyorsunuz. Filmde bunları anlatmaya çalışırken ilginç efektler kullanmışlar. Yok olan ve tekrar gelen binalar, inanılmaz hızlı akan trafik, nesneleri sabit tutarak etrafında hareket eden kamera tarzında oyunlar filmi biraz olsun monotonluktan kurtarmış.
Genel konu olarak; şehir ve iş hayatının monotonlaştırdığı ve hatta hiçleştirdiği insnaların yaşamları üstüne bir film yapmaya çalışmışlar. Biraz hayali öğelere yer vermeye çalışmışlar ki bu filmi genel durağan havadan çıkartmaya yetmiş. İş yaşamındaki kokuşmuş insan ilişkilerinden de bahseden ve çalışanların zaman zaman sevgi denilen şeyi unutabilceklerini kapsama almışlar.Güzeldi.
Konuşulması ve heralde anlamlandırılması gereken yeri herzaman sonu olacaktır. Kendi adıma söylemem gerekirse böyle bir son beklemiyordum. Yukarıda bahsettiğim olaylara biraz fazla takıldığımı düşünüyorum ve bu yüzden filmin sonunda biraz afalladım kaldım diyebilirim. Filmi dikkatli olarak izlemenizi tavsiye ederim yoksa ya anlamak için bu tarzda bir deneme yazısı yazmanız gerekecektir ya da oturup, ee adam yani diye başlayan cümleler arayışına gireceksinizdir.
Mutlaka bir yerinden hoşlanabilceğiniz bir film, süreside fazla uzun değil, oturup karşısına; deneme tarzında izleyebilirsiniz. İyi seyirler.
0 Yorum :
Yorum Gönder