Andreas nereye gittiğini bilmediği bir otobüste saç sakal birbirine karışmış bir biçimde yolculuğunun son bulacağı noktaya gelmiştir. Otobüsten iner inmez bir adam onu karşılar ve neresi olduğunu bilmediği bir şehre götürür. Hayatında gördüğüm en soğuk şehir yaşamından bahsediyorum sizlere… Modernleşikçe ruhsuzlaşan hayatlar, insana insan olduğu için değil, sadece yaptığı işi için değer veren insanlar, son moda eşyalarla donatılmış evler. Hemen her insanın sahip olmak isteyeceği imkânlar. Ama bunun ötesinde, parmağı kopan, trenin altıda kalan bir insana “Cumartesi günü, yemeğe gideceğiz” diyebilen ya da “orada öyle oturamazsın” diyebilen ruhsuz insanlar. Birlikte yaşadığı insandan ayrılmak istediğini söylediğinde “Cumartesi misafirler gelecek, o güne kadar ayrılmazsan çok iyi olur”
0 Yorum :
Yorum Gönder