Hemen ''Dogme'' denilen davadan bahsetmek istiyorum.Bilmeyenler olabilir ki bir aralar bende merak ediyordum bu nedir diye.Uzun zamandır bu tarz bir film karşıma çıkmadıgından dolayı sürekli es geçiyorduk.Dogme denilen bir film çekme tarzı var ki bunun en büyük özelliği kamerayı elle tutmadır.Şöyle biraz daha geniş olarak açıklayalım.Bir sahne alıyorsunuz, normal filmlerde; mesela yakın çekimlerde kamera titremez.Ama bu tarzın özelliği bu.Kamera bir suratı çekerken, editleme yapmadan direk öbür sahneye dönüyor.Biraz daha geliştirirsek çoğu sahne oldugu gibi çekilir.Ekstradan bir ışık yada düzen yapılmaz.Bunun daha ilerki versiyonu, bu filmde oldugu gibi bazı sahneler neredeyse cep telefonu kamerası kıvamında çekmek, olmayan sahneleri sanki oluyormuşcasına bu tarz bir kamerayla yansıtma olayına deniyor.
Daha geniş bilgi için ; http://en.wikipedia.org/wiki/Dogme_95
Hemen filme bir giriş yapalım.Konusu nedir? Cecilie ve Joachim genç ve aşıktırlar.Birbirlerini seviyorlar ve evlenmeye karar vermişlerdir.Ama birgün işler öylesine ters gider ki kendilerini inanılmaz bir durumda bulurlar.Aynı değişimi başka bir çift için söyleyebiliriz.Marie ve Niels çifleride kendi hayatlarını yaşamaktadır.Filmin konusu olan kazada bu 2 çiftin hayatları kesişir ve daha sonra Niels, Cecilie'ye aşık olur ve hikaye daha da karışır.Şimdi sorun, bu aşkı yaşamak için, herşeyden vazgeçmeye hazırlar mı, yoksa halen kaybedecekleri değerleri kalmışmıdır ?
Filmin başlangıcı zaten kazayla birlikte başlıyor.Ama hemen daha baştan eleştirmek gibi olabilir ama fena halde dikkat çeken sahneler var.Biraz filmden bahsetmek gerekiyor burada ama artık yapılcak bişey yok.Bir kaza oluyor.Evlenmek üzere oldugunuz sevgiliniz yatıyor içerde.Ama öyle surat ifadeleri war ki, sanki bunun olmasını baya bir zamandır bekliyor.Yada öyle bir ifadesi var ki, bu kazayı gayet normal karşılamış.Hani ilerki kısımda filmin biraz daha duygusal içerikli oldugundan bahsedeceğiz ama daha baştan açık veriyor film.
Film klişelerden arındırılmış gayet doğal olarak, sadece insanların, oyuncuların duygularına yönelik yapılmış.Inanılmaz bir gerçekçiliğe sahip.Zaten yukarıda bahsettiğimiz dogme türünü bir yana bırakalım, filmi izlerken sizde oradaymışsınız hissi yaratıyor.Kişiler üzerindeki etkilerden daha fazla, kişinin psikolojisinde ve hayata bakışında değişenleri vurgulamışlar kısacası.İşte tam burada film çok ilginç bir şekilde çıkmaza doğru gidiyor.Alıştıkları hayatı bir anda kaybeden 2 insanın yakınlaşması burada başlıyor.
Burada artık kaybedecekleri şeyleri ortaya atmaya başlıyorlar birlikte olabilmek için.3 cocuk ve mutlu giden bir evlilik var, birde tamamen felç olarak yatakta yatan bir sevgili.Gerçi sevgili başlarda baya bir kaşındı, bir nevi bu olayları onun başlattığını bile söyleyebilirim!.Daha sonralarında birlikte yaşamaya kadar giden olayda beklenmedik bir gelişmenin olması başlangıçtan itibaren değişen olayı bir kere daha değiştiriyor ve artık herkez kendi istediğini sorgular duruma geliyor ve kaybetmeyi göze aldıkları şeyleri kaybetmeyi, aslında gerçekten göze almadıklarını görüyorsunuz.
''Closer'' filmi ile karşılaştırıyorlar ve senaryoların aynı olmasından bahsediliyor.Bir kere şunu idrak etmeleri gerekiyor bunu söyleyenlerin.Evet senaryoları benzer ama Closer dan esinlenmiş bir senaryo nasıl dersiniz? Closer 2004 , bu ise 2002 yapım bir film.İnternet genelinde okudugum yorumları yazan insanlar gerçekten kendileri baya komik duruma düşürmeyi başarmışlar.
Sonuç olarak konusu ve çekimleriyle ilgi uyandıran bir film.Büyük olasılıkla şu filmi hollywood da çekip, oraya işte hardcore sevişme sahneleri koysalar, konuyu biraz daha abartsalar.Kamera,ışık ekleseler.Süper ünlü oyuncuları koysalar elbette insanları kandırmak daha basit olacaktır ama böyle bir doğallığı ve böyle bir özgünlüğü asla yakalayamayacaklardır.Notum 10/7.5.. Mutlaka izlenmesi gerekiyor..
UnjustLucifer
0 Yorum :
Yorum Gönder