24 mayıs 1819- 22 ocak 1901 tarihleri arasında yaşamış ve ingiltere’ye endüstri, politika, kültür ve bilim gibi alanlarda altın çağını yaşatmış Kraliçe Victoria ya da tam adı ile Alexandrina Victoria’nın, 9 çocuğu ve 42 torunu Avrupa’nın çeşitli kraliyet aile üyeleri ile evlenince avrupa’nın büyük annesi lakabı kendisine verilmiştir ve 63 yıl 7 aylık yönetiminden sonra ingiltere ve tüm dünyanın en fazla hüküm süren kraliçesi ünvanını elde etmiştir. İşte böylesine ilklere konu olan bir kraliçenin, kraliçeliğinin ilk dönemindeki hayatını, yönetimini ve yönetiminden çok özel hayatındaki çalkantıları ve prens Albert’e olan aşkını ve onunla evliliğini konu alan The Young Victoria 3 dalda oscar’a aday gösterilmiş ve en iyi kostüm dalında oscar ödülünü almıştır.
Bir kraliçe adayı bile olsanız saray hayatı bazen hapishane hayatından farksızdır diye başlıyor film, burada anlatılmak istenen özel insanların sıradan insanlar gibi bir hayatının asla olamayacağıdır, istediğin yemeği yiyemek, merdivenlerden inerken birisini sizin elinizi tutmak zorunda olması, sokaktan hiç arkadaş bulamayacak olman ve onlarla aynı okula gidememek gibi sebebler bu özel insanların ödedikleri bedellerden bazıları ve filmde en güzel işlenen yanlızlık duygusunun en güzel örnekleri.
Filmin başarılı olmasının arkasında yapımcılardan yönetmene kadar herkesin çok büyük payı var.Yapımcı kadrosuna baktığınızda Martin Scorsese gibi sinemaya hayatını vermiş bir ustayı görmek size film ile ve filmin kalitesi ile ilgili küçük bir ipucu verebilir. Gerçek bir hayat hikayesi olan The Young Victoria her ne kadar kraliçe’nin hayatı ile ilgili genel olarak doğru bilgiler verse de bazı yerlerde farklı amaçlarla gerçek hayat öyküsüne ekleme ve çıkarmalar da yapılmıştır. Örneğin kraliçeye yapılan suikast esnasında kocası prens Albert’in vurulması tamamen hayal ürünü olup Albert’in Victoria için ölümü göze aldığını ve onu gerçekten sevdiğini izleyiciye göstermesi açısından filmin yönetmeni tarafından eklenmiş bir sahnedir.
Filmin oldukça sanatsal bir film olduğunu kesinlikle belirtmek istiyorum ve sanatsal filmlerin diğer filmere göre izleyicinin gözünde daha komplike bulunması bu filmlerin her zaman hak ettikleri değerin altında kalmalarına yol açmıştır bu filmde birçok değerli ödüle aday olup onları kazanmasına rağmen gişede çok fazla ses getirmemesi az önce iddia ettiğim söylemin bir kanıtı niteliğindedir. İngiliz Amerikan ortak yapımı olan The Young Victoria kostümler olsun görsellik olsun binaların ve eşyaların dizaynı olsun o dönemki havayı izleyiciye vermeyi başarıyor.ve 35 milyon dolarlık çekim harcamalrına karşın gişede 27 milyon dolarlık bir rakamda kalıyor. Ancak dünya ve özellikle avrupa tarihi için oldukça önemli olan bu kraliçenin hayatını, sanatsal sinemadan hoşlanan her sinemaseverin izlemesi gerekir.
0 Yorum :
Yorum Gönder