21.07.2009

The Terminal [2004]


Terminal, göçmenlik belgelerinin çalınması sonucu yaşanan bir dizi bürokratik karışıklık sebebiyle 1988’den itibaren Paris Charles de Gaulle Havaalanın'da yaşayan İranlı Merhan Karimi Nasseri’nin hikayesinden yola çıkmış bir filmdir. Fakat bu, “gerçek bir hikayeden esinlenen” filmde olduğu gibi, bire bir aynı hikayeyi izleyeceğimiz anlamına gelmiyor. Film hakkındaki olumsuz eleştirilerin çoğuda bu temele dayandırılıyor; gerçekçilikten uzak olması, Merhan Karimi’nin hikayesine sadık kalınmaması ve benzeri. Bu eleştiriler kabul edilebilir olmasının yanı sıra İranlı amcamızın hikayesinin, Victor Navorski(Tom Hanks) karakterinin hikayesi ile karşılaştırıldığında son derece sönük, içkarartıcı ve izleyici kitlesi göz önünde bulundurulduğunda, fazla ilgi uyandırmayacak olmasını dikkate almak gerekir.

Bu kısa bilgilendirmeyi yaptıktan sonra filmin içeriğinden bahsedebiliriz. Krakhozia’lı Viktor Navorski New York JFK Havaalanına ulaştığında onu kötü haberler beklemektedir. Ülkesinde askeri darbe yaşanmıştır ve Krakhozia’ya yapılan bütün giriş çıkışlar durdurulmuştur. Vizesi geçersiz kılınan ve ülkesine geri dönemeyen Victor, yanında taşıdığı gizemli bir konserve kutusuyla, havaalanında mahsur kalmıştır. İçinde bulunduğu umutsuz duruma rağmen umudunu kaybetmeyen kahramanımız zaman içinde kendisine yeni bir iş ve yeni arkadaşlar edinir, hatta aşık olur.

Dram, romantizm ve komedi öğelerini bünyesinde toplayan film Tom Hanks ve Catherine Zeta-Jones gibi Oscarlı oyuncuların yanı sıra Steven Spielberg gibi usta bir yönetmeni de arkasına alarak bizlere umut ve eğlence dolu iki saat sunuyor.

Ben bu filme 10/8 veriyorum. Bir akşamüstü hoş bir iki saat geçirmek için mükemmel bir film. Samimi ve keyifli bir film olması bir yana belki biraz göz yaşı ve hoşnut bir gülümsemeden başka birşey beklememelisiniz.

Zeox

0 Yorum :