14.11.2009

Phantoms [1998]

Geçen twitter’da dolaşırken gözüme çarptı. Cnbc-e Tv’nin twitter hesabından yazı gelmiş. “Usta gerilim yazarı Dean Koontz’un aynı isimli ünlü kitabından sinemaya uyarlanan Phantoms, bu akşam 22.00’da x kuşağında Cnbc-e’de”. Babam sağolsun Dean Koontz’u tanıyorum. Ancak Phantoms ismi de pek yabanı gelmedi o sırada. Babam, Dean Koontz’un bütün kitaplarını okudu ve bütün kitapları arşivinde bulunuyor. Ben ise sadece 1.5 Dean Koontz romanı okudum. Twilight Eyes ve yarım Phantoms.

Normalde kitapları yarısına kadar okuyup devamını filminden izlemek –uzaktan bakınca kulağa hoş bir fikir gibi geliyor- gibi bir huyum yoktur. Ama küçüktüm, hatırlamıyorum, nedendir bilinmez Phantoms’u bir şekilde yarıda bırakmak zorunda kalmıştım. Tekrar başlamaya, ya da kaldığım yerden devam etmeye çok heveslenmiştim ama nedense yapmadım/yapamadım. Bu yüzden, twitter’da o yazıyı gördükten sonra filmini izlememezlik yapamazdım.

Jennifer (Joanna Going) ve kardeşi Lisa (Rose McGowan), evlerinde annelerinin çıkardığı huzursuzluktan sıkılıp sakin bir kasaba olan Chopperfield’da vakit geçirmek isterler. Chopperfield’a geldiklerinde ortamın beklediklerinden daha da huzurlu olduğunu fark ederler. Birkaç ev ve işyerine girdiklerinde ölü insanlar bulurlar. Bu insanlar yeni ölmüştür ve ortada ne bir vahşet izi, ne bir karşı koyma, ne de kan vardır. Bazı insanlar da kaybolmuştur. Neyseki kasabanın şerifi Bryce (Ben Affleck) ve iki tane polis memuru arkadaşı hala yaşıyordur. Bu 5 kişi, bunu yapanın kim olduğunu öğrenmeye çalışırlar fakat olaya dışarıdan Özel Güvenlik’te dahil olur. Bütün kasabayı ortadan kaldıran bu şeyi anlamanın/çözmenin yolu aslında bu tip olaylarla ilgili bilgi sahibi ve kitap yazarı olan Dr. Timothy Flyte’tır (Peter O’Toole).

Oyunculuklara değinmek istiyorum. Ben Affleck’in kendini yeni yeni gösterdiği yıllar ve yanılmıyorsam kariyerinde bu türde oynadığı ilk ve tek film ve bence sırıtmış. Hani sanki o rolü oynayacak başka adam bulamamışlar da son çarede yoldan geçen Ben Affleck’e sarılmışlar alelaceleyle gibi oynamış Ben. Rose McGowan ve Joanna Going’de vasat diyebiliriz. Vasat üstü tek isim Peter O’Toole. Bir de kitabı okurken kafamda canlandırdığım psikopat Stu karakteri Liev Schreiber’a birebir uymuş.

1983 yılında piyasaya sürülen bu kitabı okurken nefesiniz kesilebilir, gerilebilirsiniz. Ben okurken, bunun bir filmi olsa ne güzel olurdu diye düşünmüştüm. Ama Joe Chapelle’in yönettiği 1998 yapımı bu filmi, 2009 yılında izlerseniz size gerilim değil de komedi gibi bile gelebilir. Ha ara sıra geren sahneler var ama çok az, teknoloji de bayağı kötü. Hani zamanında izlesek belki bu kadar düşük not vermezdim. Özetle iyi kitap, kötü film. Dean Koontz’un bu harika romanı, acemi ellerde istediği başarıyı yakalayamamış. 10/5

Beercholic

0 Yorum :