6.08.2013

Hable Con Ella [Talk to Her] [2002]

Bazı filmleri izlemek için, gerçekten o ruh halini yaşamanız gerekiyor, ya da en azından ben öyle düşünüyorum. İzlerken en ufak bir etkisini dahi görmediğim film bitişiyle birlikte kafaya atılan bir kurşun hissiyatı yarattı. Ben bir şey yapmadım, o yaptı!

Filmi anlatmak için; hepimiz aşık oluruz, hepimiz birilerini bir şeyleri severiz diye klasik bir giriş yapmak istiyorum. Aşktan bahsediyoruz ama aşkın farklı bir mertebesinden bahsediyorum. Öylesine seversin ki, hareketlerini izlersin, ona bir şekilde dokunmak, ondan bir parça olsun istersin elinde… Dokunamasam bile görmek, göremesen bile onun varlığını hissetmek istersin yanında. Çoğu zaman mümkün olmaz, göremezsin, dokunamazsın bile…

Farklı insanlar vardır, bizim ‘’ayıp’’ olarak nitelendirdiğimiz şeyleri yapmaktan çekinmeyen. Farklı insanlar vardır, bizim yapılmasını normal gördüğümüz şeylere ‘’ayıp’’ olarak bakan. Komadaki 2 insanı, farklı yerlerde ve zamanlarda seven iki insanın durumlarını ve bu insanların ‘’kadın’’ objesine karşı olan bakış açılarını bu kadar güzel inceleyen bir film daha önce izlememiştim. İnanılmayacak derecede ‘’ayıp’’, ‘’kaka’’, ‘’rezalet’’ denilebilecek bir olay bana hiç bu kadar normal gelmemişti. Sinemanın gücüne bakar mısınız lütfen? Filmi izledikten sonra aklınızın ucunda bile yer edemeyecek olan bir olaydan bahsediyorum. Hatırlamayacaksınız bile!

Anlatılacak fazla bir şey yok, işlediği konuyu tamamen sizin yorumunuza bırakacak, filmi izlerken sorgulamaya başlayacağınız tarzda bir ‘’aşk’’ hikayesinden bahsediyor demek istedim ama benim izlediğim film bunların çok çok daha ilerisinde bir noktada…


Mutlaka ama mutlaka izlemenizi tavsiye ediyorum.

0 Yorum :