5.10.2011

Assassination Games [2011]

‘’ İnsanlar nasıl yaşayacaklarını seçerken ölümlerini de seçiyorlar ‘’

Kalitesiz aksiyon filmleri hakkında çok fazla şey söylemek istemiyorum. Artık dilden dile dolaşan Hollywood aksiyonları, namlarını bütün dünyaya saldılar. Bazı gerçekleri değiştiremeyeceğimiz gibi kabullenmek gerektiğini, bizim idrak etmemiz gerekiyor ne yazık ki. Tabi bu da her zaman kötüye işaret olarak algılanmaması gerekiyor. Yoksa sinema seyircisiyle, film seyircisini nasıl ayırt ederdik ki?

Outlet mağazalarını biliyoruz, malların biraz daha ucuz olarak satıldığı aslında gerçeğinden çok fazla farkı olmayan ürünleri betimlemek için kullanıyoruz. İşte bu tam bir ‘’outlet’’ film, tam bir outlet aksiyonu…

Vincent Brazil ve Roland Flint, iki, en iyi suikastçıdır. Ancak Dünyada birbirlerini bilmemektedirler. Flint usta bir keskin nişancı iken, Brazil, bir bıçak ile eşit derecede olan yetenekli biridir. Bu iki rakip suikastçı DEA tarafından desteklenen bir uyuşturucu kartelinin başı aşağı çekmek için huzursuz bir ittifak kurmaya çalışacaktır.

Senaryo kısmına baya kafa yorduklarını söyleyebilirim. Bir adam gelsin, filmdeki bütün figüranları dövsün vursun ve kazanan o olsun mantalitesiyle yaklaşmamayı başarmışlar. Filmde oynayan herkesin bir amacı var gibi göstermeye çalışmışlar ki bu çok çok önemli bir nokta. Katillerimiz oradan oraya başları kesilmiş tavuk gibi koşuşturmuyorlar. Vincent biraz daha ağır başlı, Flint ise bir o kadar kendi içinde hoyrat iki tetikçiyi oynamışlar. Flint’in iç dünyasına biraz daha fazla girerek, filmdeki duygusal sahnelerin analizlerini de çok iyi yapabileceğinizi düşünmekteyim. Tabi buna paralel olarak biraz da Vincent’in hareketleri ve davranışları üzerine düşünmenizi isterim. Kaybetme korkusunun olmaması ne demek, bilir misiniz?

Aksiyon filmleri hakkında konuşmayı fazla sevmem çünkü zaten amaç aksiyon sahnelerini izlemek ve bundan zevk almaktır. Ama değinmek istediğim bir nokta var. Genelde bu tarzda ilerleyen filmlerin sonunda tetikçiler, düşmanlarını kendi elleriyle temizlemek isterler. Bir dakika, birisi klasik son mu dedi? Bu sefer sizce öyle olacak mı? Teknoloji çağına girmiştik, hani her şey elektronik olacaktı ve bizde bu nimetlerden faydalanacaktık?

J.C.V.D. yıllar boyu aksiyon filmlerinde hep adam döven, oraya buraya dalan, eline silahı alıp ateş eden karakterlere büründü. Yılların hızlı geçtiğini en iyi anlama yolu olarak ben vücut yapısını ve suratında oluşan derin kraterleri pardon derin kırışıklıkları seçtim. Yıllar her oyuncuyu yaşlandırdığı gibi aynı zamanda da normalden biraz daha karizmatik hale sokabiliyor. Ağırbaşlı ve kendinden emin tavırlarıyla J.C.V.D.’ı çok beğendim. Undisputed serilerinden tanıdığımız Scott Adkins ise yanına harika bir partner olmuş ve filmi çok iyi götürmüşler. Tebrikler size…

Son zamanlarda izlediğim en kaliteli aksiyon filmlerinden biriydi. Bir süre, benden film tavsiyesi istediğinizde bu filmi önünüze koyabilirim, hazırlıklı olun…

0 Yorum :