28.07.2009

Slumdog Millionaire [2008]


2008 yılında Oscar ödülü alan veya bu ödüle layık görülen kaliteli yapımları izleyip yorumlamaya devam ediyoruz efendim. Şimdi ki filmimiz 2008 e damgasını vuran Slumdog Millionaire. Hemen konusuyla başlamak istiyorum; Slumdog’umuz Jamal Malik, Hindistan’da büyük bir izleyici kitlesi olan “Who wants to be a millionaire?” yarışmasına katılır. İlginç bir şekilde bütün sorulara doğru cevabı veren Jamal’ın hile yapmasından şüphelenir program sunucusu. Hatta suçu kanıtlanmadan işkence bile görür. Fakat suçsuz olduğu ve bütün soruları gerçekten bildiğini flashbacklerle anlarız. Flashbacklerde çocukluğunu, kardeşi Salim ve kız arkadaşı Latika ile olan hayat hikayesi anlatılıyor.

Film inanılmaz senaryosuyla dikkat çekiyor. Simon Beaufoy ve Vikas Swarup mükemmel bir iş yapmışlar. Danny Boyle senaryoyu okuduğunda Simon’a “Bu gerçek bir hikaye mi?” diye sormuş. Aldığı cevap “Hayır” olunca hayalkırıklığına uğramış. “Bunun gerçek bir hikaye olması gerekiyordu.” diyor. Düşük bütçeli bir yapım. 90 dakikalık bir yapım. Sonu tahmin edilebilir ve mutlu bir son. Her şey basit ve güzel. Sadece özgün senaryosuyla sizi ekrana bağlıyor en iyi film, en iyi senaryo ve en iyi yönetmen dahil 8 oscar alan bu güzel yapım.

Oyunculuklara değinmek istiyorum. Salim ve Jamal 3 dönem gözükmüş. Latika ise 2. Yani Salim ve Jamal’i 7, 13 ve 18 yaşlarında izliyoruz. Latika’yı ise 7 ve 18. 7 yaşındaki Salim, Azharuddin Mohammed İsmail o yaşına ve oyunculuk bilgisi 0 –yazıyla sıfır- olmasına rağmen inanılmaz oynamış. İzleyene gerçek hayatta da öyle bir karaktere sahip izlenimi veriyor. Çünkü o yaşta o zalimliği göstermek gerçek hayatta da o zalimliği yaşamış olmaktan geçer bence. 18 yaşındaki başrol oyuncumuz Jamal’ı oynayan Dev Patel’de rolünün hakkını vermiş. Latika’yı oynayan dünya güzeli Freida Pinto oyunculuğuyla olmasa da güzelliğiyle dikkat çekiyor. Oyunculuklarıyla dikkat çeken diğer isimler program sunucusu rolünde Anil Kapoor, Maman’ı oynayan Ankur Vikal ve Jamal’ı sorgulayan polis rolünde Irfhan Khan.

Birkaç hatası var filmin. Bunlardan en basidi son sorunun kolaylığı. Spoiler vermek istemiyorum. İstemeden verebilirim o yüzden okurken dikkatli olmanızı tavsiye ediyorum. Son soru dünyaca bilinen edebi bir soru. Mesela ondan önce bir kriket sorusu var. Onu bilmek neredeyse imkansız. Ha bize göre imkansız, Hindistan’da imkan dahilinde olabilir ama son sorunun yanında hakikaten zor kalıyor. Bir diğeri de 18 yaşında bir çocuğun Hindistan’da herkesin bildiği bir şeyi bilememesi. “Bayrağın altında yer alan ve Hindistan’ın simgesi olan söz hangisidir?” sadece 4 cevaba bakarak bile yapılabilecek bir soru. Yani soruyu sormadan size 4 cevap yazsalar hangisi doğrudur deseler doğru cevabı bilirsiniz. Ama bu tip saçmalıklarda hikaye için gerekli. En azından Danny Boyle böyle düşünmüş. Filmin masalsı anlatımı içinde olabilecek şeyler.

Dışarıdan birinin gözüyle Hindistan’ı gerçekten izliyoruz filmde. Çoğu Hint filminde olduğu gibi güzelliklerini değil, Bombay’ın varoş caddelerini, çoğunluk kesimi izliyoruz hemde. Düşük bütçeli olabilir ama özgün senaryosuyla bir kere izledikten sonra birkaç kez daha izleme isteği uyandırabilecek mükemmel bir Danny Boyle filmi olmuş. 8 Oscar’ı hak etmiş mi? Bilemem ama 2008 in en iyi filmi rahatlıkla diyebilirim. 10/9

0 Yorum :